Hayatın bizler için ne planladığını bilmek gerçekten çok zor. Uzun bir dönemdir günlerin hızla süreklendiği çoğu olumsuz olayların içinde buldum kendimi. Nereden başlasam nasıl anlatsam bilemesem de bir yerlerden başlasam iyi olacak. Bütün bu yaşadıklarım benim için iyi birer tecrübe oldu. İnsanlara ve hayata bakış açımı temelinden değiştirmeme sebep oldu. Çevremdeki insanların gerçek yüzlerini görmek için bu kadar zor günler geçirmem gerekiyormuş demek ki. Benim başıma gelmez dediğimiz olaylarla karşılaştığımda yaşadığım şaşkınlığı üzerimden atmam pek kolay olmadı. Şimdi ne oldu, nasıl bu duruma geldik veya ne yapacağım sorularıyla baş başa kalakaldım. Günlük illaki yaşanacak olanların sürdürülebilmesi için bile kendimle yaptığım kavga ölüme karşı kılıç sallayan savaşçı kıvamında zordu.
Göz yaşları, insanın en büyük denizi ve dayanağıymış meğerse. Utanmadan sokaklarda, insanların gözlerinin içine baka baka ağlamak özgürlüğünün en büyük direniş olduğunu anladım hayata karşı. Öfken dökülür gözlerinden oluk oluk yer kabuğunu kıracakmış gibi sert adımlarla dolaşırsın kalabalıkları yara yara. Ölmedim henüz dersin, hayattayım ve çocuklarım için yaşamaya mecburum. Dilencilik bile yapabilirim onlar için, okullarına gidip başarılı olabilmeleri için her türlü işi yapabilirim, bulaşıkçılık, temizlikçilik, şimdi sıra bendeyse eğer yolların telaşlı yalnızlığında koşturmaya hazırım. Bir mahkumun eşiysen eğer farklı duygularla yaşamak zorunda kalıyorsun. Bir yandan var olan düzeninin bozulması bir yandan uyum sağlamak zorunda kaldığın yeni hayatın en kötüsü haftada bir ziyarete gittiğinde mahkumunun durumu, onun yanına eli boş gitmezsin, dışarıdan kötü haberler götüremezsin, ona moral vermek zorundasın, hürriyetinden mahrum edilmiş bir insana umut vermektir en zoru belki de. Orada kendim gibi kadınlarla tanıştım. Evet insanlar suç işlediklerinde bu suçların cezalarını çekmeliler, birisini öldürenler, cinsel taciz boyutundaki tüm suçlar vb. hakkettikleri adil yargılanmanın ardından bütün cezalarını çekmeliler. Ancak ekonomik kökenli suçların bedeli insanların hürriyetlerini kısıtlayıp ailelerinin hayatlarını da felce uğratmamak gerekir diye düşünüyorum. Çünkü ödenen bu bedelin özellikle çocuklar üzerinde tamiri olmayacak tahribatlar açtığını gördüm. Adalet hassas bir terazi ve tüm insanların onun hassasiyetinde var olmaya ihtiyacı var. Bizim için bu dönem şimdilik sona erdi diyebiliriz lakin yarın ne olacağımız da belirsiz. Kısacası geleceğe karşı güvensiz bakışlarımızla tutunmaya devam ediyoruz hayata.
Sevgiyle selamlarım dostları!
Yorumlar
Yorum Gönder